-
1 göğüs hastalığı
n. chest trouble -
2 göğüs
göğüs anjini MED Angina pectoris f;göğüs bağır açık mit offener Brust; fam in Räuberzivil;göğüs darlığı Asthma n;göğüs geçirmek seufzen;-e göğüs germek die Stirn bieten (D); ertragen (A);göğüs göğse Brust an Brust kämpfen; direkt aufeinander (zu);göğüs hastalığı Tuberkulose f;göğüs kafesi Brustkorb m;göğüs kemiği Brustbein n;göğsü daralmak schwer keuchen; tief bedrückt sein;göğsü kabarmak sich brüsten; unp ihm schwillt die Brust (-den vor D);göğsünü gere gere voller Stolz
См. также в других словарях:
göğüs hastalığı — is., tıp Göğüs bölgesi ile ilgili hastalık … Çağatay Osmanlı Sözlük
göğüs — is., ğsü 1) Vücudun boyunla karın arasında bulunan ve kalp, akciğer vb. organları içine alan bölümü, sine 2) Bu vücut bölümünün ön tarafı, sırt karşıtı Genç ve meçhul kadın çocuğunu göğsüne basarak girdi. A. Gündüz 3) Bu bölümün içindeki organlar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hastalık — is., ğı 1) Organizmada birtakım değişikliklerin ortaya çıkmasıyla sağlığın bozulması durumu, rahatsızlık, çor, dert, sayrılık, illet, maraz, maraza, esenlik karşıtı Hastalıktan, doktordan oldum bittim korkarım. H. Taner 2) Ruh sağlığının… … Çağatay Osmanlı Sözlük
öksürük — is., ğü 1) Ciğerlerdeki havanın, solunum organlarının kasılması ve zorlanmasıyla ağızdan gürültü ile çıkması Trende herkes uyuyor, uzun bir öksürük silsilesi ve bazı iniltilerden başka ses yok. H. E. Adıvar 2) tıp Üşütme gibi bir sebeple ortaya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalp — 1. is., bi, esk., Ar. ḳalb Bir durumdan başka bir duruma çevirme, dönüştürme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kalp etmek 2. is., bi, anat., Ar. ḳalb 1) Göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük